Anasayfa , AÇIKLAMA/ERKLÄRUNG , Hangi “Dava” Erdoğan? Faşistlere geçit yok!

Hangi “Dava” Erdoğan? Faşistlere geçit yok!

Almanya’da DAVA Partisi: Faşizmin yükselişi ve örgütlü direniş ihtiyacı.

Son zamanlarda uluslararası krizlerde artış, ekolojik talan, ekonomik sömürü, militarist saldırganlık ve toplumda ırkçılık ve faşizmin yükselişi ile karşı karşıyayız. Türkiye ve Kürdistan’dan gelen göçmenler ve mülteciler de bu ötekileştirmeden etkileniyor. Belirli sınıfları ötekileştirerek toplumun bölünmesine katkıda bulunan sadece Alman emperyalizmi değildir. Diğer ülkelerdeki otoriter hükümetler de faşist anlayışlarını yayıyorlar, tıpkı parlamenter yolu kullanan faşist Türk devleti gibi. Faşist bir toplumu teşvik etmek için kullanılan araçlardan biri de Çeşitlilik ve Uyanış için Demokratik İttifak (DAVA) partisidir.

DAVA partisi, Almanya’da kendisini ulusal-devrimci ve milliyetçi olarak tanımlayan aşırı sağcı bir siyasi gruptur. Toplumu bölen ırkçı, milliyetçi ve otoriter bir dünya görüşünü temsil etmektedir. Parti, geleneksel değerlere dönüş, ırkçı ve faşist fikirlere dayalı güçlü bir ulusal kimlik için çabalamaktadır. Üstün kabul edilen bir etnik veya ulusal grubun üstünlüğünü vurgulayan ve diğerlerini aşağı veya düşman olarak gösteren bir ideolojinin propagandasını yapmaktadır. Sıklıkla etnik retoriği kullanmakta. Toplumsal sorunlar için azınlıkları , Türkiye ve Kürdistan’dan gelen mültecileri günah keçisi ilan etmektedir. Toplumun bu şekilde bölünmesi, dikkatleri sosyal adaletsizliğin gerçek nedenlerinden uzaklaştırmaktadır.

DAVA partisi, siyasi pratiğinde toplumda nefret ve bölünmeyi körükleyerek ve Türk faşizminin bir aracı olarak otoriter yapıları destekleyerek faşizmin yaygınlaşmasına yardımcı olmaktadır. Adayların halihazırda bilinen faşistler olarak tanımlandığının altı çizilmelidir.. Önde gelen adaylar arasında avukat Fatih Zingal, doktor Dr. Ali İhsan Ünlü ve doktor Mustafa Yoldaş yer almaktadır ve bu isimlerin Erdoğan’a özellikle yakın kişiler. Yıllardır Türk faşizminin ve köktendinciliğinin Avrupa’daki uzun kolu olarak bilinen Din Enstitüsü Türk İslam Birliği’nin (DİTİB) de bu sürece dahil olduğu görülmektedir.

Mevcut gerçeklik bu partinin temsil ettiği değerleri gözler önüne sermektedir. DİTİB’i ve bazı şahsiyetleri daha önceki eylemlerinden zaten tanıyoruz ve politikalarının “demokrasi”, “çeşitlilik”, “özgürlük” ve “alternatifler” gibi ilkelere dayanmadığı açıktır. Aksine, DAVA partisinin ırkçı ve milliyetçi fikirleri toplumu bölmekte ve özgürlüğün ilerlemesini tehdit etmektedir.

Bu nedenle, DAVA partisinin fikir ve eylemlerine demokratik, anti-emperyalist ve anti-faşist bir duruşla aktif olarak karşı çıkmak ve sosyal adalet, eşitlik ve dayanışmaya dayalı bir dünya için ayağa kalkmak çok önemlidir. Kendimizi örgütleyerek ırkçı, milliyetçi ve otoriter ideolojilere karşı harekete geçebiliriz. Bu sadece partinin bölücü uygulamalarının net bir şekilde reddedilmesini değil, aynı zamanda ilerici değerleri destekleyen ağların ve ittifakların daha güçlü bir şekilde inşa edilmesini de gerektirir. Bu anlamda tek yol faşizme, kapitalizme ve emperyalizme karşı örgütlenmek ve birlikte mücadele etmektir!

Faşizme karşı hep birlikte!